Bilinçaltı kodlar yaşamı yönetiyor!
Kişinin günlük yaşamını devam ettiren davranışları, içinde bulunduğu duygusal durumu ile bağlantılıdır.
Yani kişi içinde bulunduğu duygu durumuna göre davranmaktadır. Ve kişinin duygusu da aklından geçen düşünceler tarafından şekillenmektedir. Mesela; partnerinden beklediği ilgiyi göremeyen kişi, aklından ‘Benim ile ilgilenmiyor, beni önemsemiyor, başkalarını daha fazla önemsiyor.’ gibi düşünceler geçirerek duygusal durumunu olumsuz bir hale dönüştürür. Ve bu olumsuz duygu hali de mutsuz, gergin, depresif, umutsuz, bıkkın gibi tanımlayabileceğimiz davranışları meydana getirir. Bundan dolayı kişilerin, akıldan geçen düşüncelerin kalitesine önem vermeleri, günlük yaşantıyı doğrudan iyileştiren önemli bir detaydır.
Ayrıca akıldan geçen düşünceler; aynı zamanda bilinçaltında, geleceğimizi şekillendiren alanda da kayıt oluşturarak, geleceğimizi oluşturmaktadır. Ve önemli diğer bir ayrıntı ise, şu an aklınıza gelen olumsuz düşünceler, geçmişte yaşadığımız olay ve tecrübeler tarafından oluşturulmaktadır. Geçmişte yaşadığınız bir olayda, oluşturduğunuz bilinçaltı kodu şu anda, bu tür düşünceler üretmenize sebep olan ana kaynağı oluşturmaktadır. Mesela; geçmişte yaşadığınız bir olayda, eğer siz ‘Annem, kardeşimi daha çok seviyor’ şeklinde bir bilinçaltı kodu oluşturdu iseniz, annenizin tüm davranışlarını, geçmişte oluşmuş ve hala aktif olan bu BİLİNÇALTI KODU etkisiyle algılar, değerlendirir ve bu etki altında düşünce ve duygu üretmeye devam edersiniz. Bu durum sizi aile içinde, anlaşılmaz ve hoş olmayan bir hali yaşamanıza sebep olabilir. Sizi kısır bir döngü içinde tutarak, günlük yaşantınızı olumsuz etkilemeye devam eder. Taki siz içinde bulunduğunuz bu durumun bilinçaltından kaynaklandığını öğreninceye kadar. Bunun gibi günlük yaşamda birçok konu; partner ilişkileri, kendini ifade edememek, özgüven eksikliği, başarısızlık, yetersizlik ve finansal kaynak sıkıntıları da bilinçaltında kodlu olumsuz verilerden kaynaklanmaktadır.
Düşüncelerimiz ile çok güçlü frekanslar yayarak, etrafımıza o frekansta kişi ve olayları çekeriz. Evren ve kozmik sistem, ilahi bir işleyiş ile bu çekim yasası çerçevesinde işlemektedir. Bu bilgiler çerçevesinde yaşantımızdaki sıkıntıların kaynağının bilinçaltımız olduğu son derece açıktır. Bu durum karşısında, günlük yaşantımızı iyileştirmenin en hızlı ve kısa yolu, yaşanan sorunun bilinçaltı kaynağını bulmak ve iyileşmeyi bilinçaltında yaparak, kişinin olumsuz düşünce üretmesine sebep olan o bilinçaltı kodunu düzeltmektedir. Böylelikle kişi kendiliğinden olumlu düşünce üretmeye başlayacaktır. Olumlu düşünce içinde kişi olumlu duygular hissedeceğinden, dışa yansıyan davranışlarda kendiliğinden olumlu davranışlara dönüşecektir.
Halbuki günümüzde davranışlar, dışardan verilen tavsiye, öneri veya ilaçlar ile değiştirilmeye çalışılmaktadır. Bu tür tutumlar içselleşme içermediğinden, hatta bilinçaltı tarafından dışardan bir zorlama olarak algılandığından, yeterli ve tatmin eden iyileşmeden uzaktır. BİLİNÇALTI KODLAR ile yapılan çalışmalar, biyolojik ve fiziksel veriler ile değerlendirildiğinde; beynimizde bulunan milyonlarca nöron adı verilen sinir hücrelerinin meydana getirdiği sinaps yapılarının iyileştirilmesi ile yapılan çalışmalardır. Bu çalışmaların etkinliği ve hızı tıpkı bir odayı aydınlatan elektrik düğmesine dokunduğunuz an ışığın yanması gibidir. Yani akım açılır ve ışık gelir. Kapatırken de düğmeye dokunursunuz ve ışık söner. İşte BİLİNÇALTI KODLAR da bu fizik kuralı ile çalışır. Sizin yaşadığınız sıkıntının kaynağı bilinçaltında bulunur ve gerekli iyileşme yapıldığı anda, siz duygu ve düşüncenizin kendiliğinden ve çok hızlı bir şekilde değiştiğini farkedersiniz. Ve artık daha sağlıklı düşünebilen biri olarak duygu ve davranışınız da değişir. Davranış değişince yaşam değişir.
İyileşme sürecinde iki adım önemsenmelidir.
Birinci aşama; kişinin şu an olumsuz duygu üretmesine neden olan veya onu günlük yaşamda dilediği gibi ilerlemesine engel olan BİLİNÇALTI KODUnun bulunması ve iyileştirilerek, artık sağlıklı düşünce ve olumlu bilinçaltı kodları üretmesinin sağlanması.
İkinci aşama ise; kişinin oluşan yeni olumlu düşünce yapısı ile günlük verilerde diğer insanlar ile nasıl sağlıklı iletişim kuracağını öğrenmesidir. Çünkü insan yaşamının istenildiği gibi olması; algısal beceri ve iletişim kalitesine bağlıdır.
Kendinizi önemseyin ve bugün sizi yoran sıkıntılardan kolaylıkla kurtulabileceğinizi bilin. Çünkü geçmişte henüz ‘Sağlıklı düşünmek nedir?’ bilmeden, oluşturduğunuz olumsuz BİLİNÇALTI KODLAR ını iyileştirmek ve daha rafine bir zihin ile, keyifle ve huzurla yaşamak mümkün.
Ve bu yaşam çok yakın!
Sema Su EKİZOĞLU
NLP / NGH Eğitmeni