Endüstri 4.0 üçlemesi ve çıkarımlarım!
Tekrar merhaba Sevgili dostlar,
ENDÜSTRİ 4.0 SANAYİ DEVRİMİ ve EĞİTİM başlıklı ilk yazım ile tanışma fırsatı bulmuştuk siz değerli okurlarla. Hakkında çok da bilgi sahibi olmamama rağmen, yaklaşık bir ay kadar önce ST ENDÜSTRİ MEDYA tarafından bir zirve organizasyonuna davet edilmem ile beraber bu konu ile ilgili yeni bir sürecin içine girmiş oldum.
“Gereklilikten doğan, olmasını beklediğimiz, günbegün yinelenen her şey dilsizdir. Sadece rastlantı bir şeyler söyler bize. Milan KUNDERA”
Üç günlük ENDÜSTRİ 4.0 UYGULAMALARI ve ROBOT YATIRIMLARI ikili Zirvesi ve Sergisine katılmamla beraber, yaptığım işe, yaşam şeklime, gelecek beklentilerime ve hedeflerime yeni bir yön vereceğimi hiç düşünmezdim açıkçası. Bu etkinlikte yaklaşık 10 panele katıldım, farklı bakış açılarını dinleme ve uygulamaları yerinde görme şansına sahip oldum.
Döndüğümde konuya tam da odaklanmış ve yoğunlaşmışken Eskişehir Sanayi Odası (ESO) ve Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) tarafından düzenlenen ENDÜSTRİ 4.0 Çalıştayına katılarak konuyu pekiştirmiş oldum…
Bu konudaki fırsatlar sanki beni kendine çekiyordu, geçen hafta Perşembe günü bu sefer Eskişehir Ticaret Odası (ETO)’nun sponsorluğunda “ENDÜSTRİ 4.0 NELER GETİRİYOR” Semineri ile ENDÜSTRİ 4.0′ ile ilgili serinin üçüncü ayağını da tamamlamış oldum… ENDÜSTRİ 4.0 konusunda yayımlanmış 2, önümüzdeki günlerde yayımlanacak olanla beraber 3 kitabı olan araştırmacı, yazar, danışman Sayın Gürcan BANGER Hocamın seminerinde, ENDÜSTRİ 4.0 üçlemesini yapmış, bilgilerimi pekiştirmiş ve hayatıma girmiş olan bu konu ile beraber, yaşama daha farklı bir gözle bakmaya başlamış oldum.
Bu süreçte yaklaşık 65-70 uzman, akademisyen, yazar, araştırmacı ve danışmanın ENDÜSTRİ 4.0 konusundaki bilgi, deneyim, araştırma ve çalışmalarını dinlemiş ve bilgileri pekiştirmiş oldum.
Bu süreç bana, bilgi ve öğrenmenin gücü ve önemini bir kez daha göstermiş oldu. Bir bilgiyi sadece kulaktan dolma birkaç cümleyle değil de, konuya odaklanarak, konuyla ilgili farklı kaynakları okuyarak ve farklı fikirleri dinleyerek öğrenmenin değerini hissettirdi. Sınırsız bilgi evreninde yeni bir bilgi öğrenmek, onu farklı kaynaklardan irdelemek, bilgiyi kullananların deneyimleriyle pekiştirmek kadar kıymetli bir şey daha yok sevgili dostlar, hele dört bir yandan pekişmiş bu bilgiyi başkalarıyla paylaşmak ise insani ödevimiz…
“Uzmanlaştığın konulardan başka işler denemiyorsan, asla gelişmezsin. Mümin SEKMAN”
Bu insani görevle beraber, süreçteki izlenimlerimin beni getirdiği nokta şu şekildedir;
ENDÜSTRİ 4.0, bilim ve teknolojideki gelişmeler neticesinde dünyanın geldiği en üst seviye olup, büyük bir hızla da yeni gelişmelere gebedir. Kabullensekte, kabullenmesekte bu dönüşümü tüm dünya ile beraber büyük bir hızla yaşayacağız. Eğer bu süreci kabullenip, elimizi çabuk tutar isek, çağı yakalayabilir ve dünyaya yön veren ülkeler arasına girebiliriz, eğer tam tersi olursa, düşünmek istemeyeceğimiz sonuçlara götürecektir bizi.
Bu dönüşümün çok da kolay olduğu söylenemez aslında, sürecin çeşitli risklerinin olduğu da bir gerçektir. Sürecin sonuçları da şimdilik sadece öngörülebilirdir, hatta bazı durumlarla ilgili sonuçlar kestirilememektedir bile.
Toplumun her kesimini yakından etkileyecek ENDÜSTRİ 4.0, üretimden, tüketime, ticaretten, hizmete kadar tüm sektörlerinin dijital dönüşümünü, nesnelerin interneti ve top yekûn ekosistemin değişim ve dönüşümünü ifade etmekte, beraberinde tüm sosyal yaşamı doğrudan etkileyecek bir sürecin de başlamasına neden olmaktadır. İşte bu sebepledir ki tüm devlet birimleri, kurumlar, stk’lar, şirketler ve kişisel olarak toplumun her bireyinin bu dönüşümün içinde olması kaçınılmazdır.
Yine işte bu sebepledir ki, herkesin bu dönüşüm sürecine fikren, zikren ve tutum olarak hazır olması ve üzerine düşen bireysel katkıyı sağlayabilmesi çok önemli ve şarttır.
“Umutsuz durum yoktur. Umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umudumu yitirmedim. Mustafa Kemal ATATÜRK”
Bu süreçte veri, bilgi, enformasyon ve eğitim ön plana çıkacak, pozitif-öğrenen tutum ve hız çok önemli bir kriter olacaktır. Dönüşümü sağlayabilmek ve doğru uygulamalarda bulunmak adına her şirket ve kurum, her birimden ve kademeden atayacakları iş görenlerle acilen ENDÜSTRİ 4.0 Takımları ve alt takımları oluşturmalıdırlar. Bu takımlar tam zamanlı çalışmalı, veri analizleri ışığında sürekli proje üretmeli, verimlilik çalışmaları yapmalı, her iş aşamasının her anını dönüşüme hazırlamalıdırlar.
Bu süreçle beraber, bazı iş ve meslekler yok olurken, bazı yeni iş ve meslek grupları oluşacaktır. İş görme şekilleri tamamen değişecek, yeni iş modelleri gelişecektir.
Önümüzdeki on yıllarda dünyamız bugüne kadar olmadığı kadar büyük bir dönüşümüne girecektir. Bu yenidünya formuna ayak uydurabilmek adına bizler, çocuklarımız ve gelecek nesiller için elimizi taşın altına koymak, bu değişimi vakit kaybetmeksizin hızlıca başlatmak zorundayız.
Zamanımızı, enerjimizi, kaynaklarımızı gereksiz harcamamalı, emperyalist tuzaklara düşmemeli, stratejik ve zekice hamleler ile bilime yönelip, tek vücut olarak TÜRKİYE’mizi hak ettiği yere taşımalıyız.
Geleceğin TÜRKİYE ‘sini sen, ben, o değil ancak “BİZ” inşa edebiliriz. Bu devrimi ancak, bölmeyen, kırmayan, uzlaşan, paylaşan, barışan, seven, sayan, sarılan, çalışan, emek harcayan, fedakâr bir tutumla yapabiliriz Sevgili dostlarım.
Biz bu devrimi daha öncede CUMHURİYET ile yaparak, ülkemizi tüm dünyada saygın bir yere getirmiştik, unutmayın muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızdaki ASİL KANDA mevcuttur.
“Bir milleti hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir toplum olarak yaşatan da, köleliğe, yoksulluğa düşüren de eğitimdir. Mustafa Kemal ATATÜRK”
Silkelenme zamanıdır Sevgili dostlar, yolumuz ve bahtımız açık olsun…
Sevgiyle, barışla, bilimle ve esen kalın…
13.11.2018
Selahattin TAŞEL
Satış Eğitim Lideri, Satış Koçu, Danışman