“Siz hiç iş yerinde kuytu bir köşede ağladınız mı?”
Koçluk yaptığım danışanlarımdan bir tanesi iş yerinde kendi ile ilgili yapılan yorumlara çok sinirlendiğini hatta kuytu bir köşede çekilip gizlice göz yaşlarını sildiğini söylemişti. Ben de nedenini sordum?
Neden bu kadar sinirlenmiş, hatta öfkeden oturup ağlamıştı? İşte tüm ayrıntı bu sorunun cevabında gizliydi. Öfkenin tanımına baktığımızda engellenme duygusu ile birlikte yol aldığını görüyoruz. O’nun ya iyi bir çalışan olduğunun gözükmesine engel olunmuştur, ya hakkı olanı almasına engel olunmuştur, ya kendini ifade etmesine engel olunmuştur, ya derdini anlatmasına engel olunmuştur… gibi birçok nedeni buraya yerleştirebilirim.
“Siz hiç iş yerinde kuytu bir köşede ağladınız mı?”
Heinz Kohut’un kurucusu olduğu ‘kendilik psikolojisi’çalışmalarında söylediği gibi duygularımıza duyarlı olmamız lazım. Bu da önce kendimi ciddiye almak ve kendimi tanımakla gerçekleşecek. Kenara çekilip ağlamak belki bazen rahatlamak için kullanılabilir ama her seferinde bu davranışı açığa çıkartmak öfke yönetimini sağlamaz. Öncelikle beni öfkelendiren konuyu masaya yatıracağım ve bir dedektif gibi onu takip edeceğim. İp uçlarım da şunlar olacak:
- Bu konu neyi fark etmemi sağlıyor?
- Bunun için ben ne yapabilirim?
- Ne zaman başlayabilirim?
Bu üç sorunun cevabı öfkemi kontrol etmemin yanı sıra aslında kendime duyarlı olup çözüm için harekete geçmemi sağlar.
Acun Erkuloğlu
Eğitmen ve Yönetici Koçu