Teknolojiyi sadece kullanmak değil; anlamak, tasarlamak ve geliştirmek!
Tasarım ve Ar-Ge mühendisleri her dönemde önemli oldular ancak daha önce
teknolojiyi kullanabilmek de başlı başına bir mesleki beceri olarak kabul
ediliyordu. Endüstri 4.0 çağında ise birçok sektörde ‘teknolojiyi kullanmak ile yetinen’ personel etkisiz hale gelecek. Birbirleri ile konuşanmakineler
kendilerini ve diğer makineleri kullanacak. Bu durum teknolojiyi kullanmayı öğreten geleneksel eğitimanlayışının da sonunu getirecek. Gerek temelbir beceri olarak
teknoloji eğitimi alanlar, gerekse teknik okullarda mesleki eğitim gören gençler teknolojiyi anlamayı, tasarlamayı ve geliştirmeyi esas alan bir anlayış ile yetiştiklerinde öne çıkacaklar.
STEM-A sayesinde Endüstri 4.0’ın getirdiği temel teknolojik yeniliklerle başarılı
bir etkileşim kurabilmek
TÜSİAD ve Boston Consulting, yayınladıkları Sanayi 4.0 raporunda 9 yeni teknolojinin Endüstri 4.0 çağında üretim süreçlerine dahil olacağı ortaya koyuyor. Raporda bu teknolojiler şöyle sıralanıyor. ‘Büyük Veri ve Analiz’, ‘Akıllı Robotlar’, ‘Zenginleştirilmiş Gerçeklik’, ‘Simülasyon’,’3 Boyutlu Yazıcılar’,
‘Bulut’, ‘Siber Güvenlik’, ‘Nesnelerin İnterneti’, ve ‘Yatay-Dikey Yazılım
Entegrasyonu’.
Bu teknolojik unsuların bir kısmı zaten üretim sistemlerine, hatta günlük hayatımıza girmiş durumda. Söz konusu konuların teknolojik mesleklerin yeterlilikleri arasına girmesi, müfredatta yer alması ve bu teknolojilerin altında
yatan mantığın gençler tarafından özümsenmesi büyük önem taşıyor. Bu tür bir
müfredat ise ancak STEM-A (Fen Bilimleri, Teknoloji, Mühendislik, Matematik artı Sanat) mantığı ilekurgulanabilir.
Örneğin 3 boyutlu yazıcı teknolojisini içselleştirmek ve makine operatörü mantığının ötesine geçmek isteyen bir öğrenci:
- Kimya ve fizik bilimleri hakkında fikir sahibi olmalı,
- Yazıcıda uygulanacak tasarıma sanatsal bir bakış açısı ile yaklaşabilmeli,
- Ürünün yapısını matematiksel olarak ifade edebilmeli ve
- Tüm bunları temel bir mühendislik bilgisi ile uygulayabilmelidir.
Bu örneği diğer tüm Endüstri 4.0 teknolojilerine uyarlamak mümkün. Bu şekilde
Endüstri 4.0 teknolojilerini kullanarak yaratıcı ürün ve hizmetler sunmak, hatta bu
teknolojileri daha ileriye taşımak ve geliştirmek mümkün olabilecek.
Müfredatın yanısıre okul mimarisinde de disiplinler arası bir niteliğe sahip olmak
Endüstri 4.0’ı anlamak için disiplinler arası bir anlayışın eğitimin tamamına
yayılması gerekiyor. Bu noktada müfredat ve eğitimci altyapısının ötesinde ortaöğretim kurumlarının mimari tasarımlarının dahi disiplinler arası bir anlayış ile tasarlanması önem taşıyor. Örneğin okulların mimarilerinin de yeniden değerlendirilerek; esnek, yaratıcılığa teşvik eden ve öğrenmeyi keyifli hale getiren bir hale dönüştürülmesi gerekiyor. Teknik eğitim kurumlarının, Charlie Chaplin’in Asri Zamanlar filmindeki görünümünden kurtulması için pedagog, psikolog, iç mimar, mimar, okul yöneticileri, öğretmenler ve öğrencilerden oluşan bir ekipler tarafından tasarlanması önem taşıyor. Endüstri 4.0 tesisleri, birer fabrikadan çok teknoloji üssünüandırıyor, Eğitim 4.0 okullarının da öğrencilerin kendini özgür,
mutlu ve güvende hissedebileceği kampüsler olması önem taşıyor.
Ders dışı aktiviteler ile uygulama becerilerini geliştirmek
Teknoloji 4.0’ın en önemli özelliklerinden biri, üretim teknolojilerinin gündelik
hayatta kullandığımız teknolojilerle içli dışlı olması. Örneğin artırılmış
gerçekliğe ilişkin birçok gelişme önce tüketici ürünlerinde ortaya çıkıp sonradan imalat sanayisine dahil oldu. Bu nedenle eğitimde de ders dışı aktivitelerin
gelişmesi, gençlerin bu teknolojileri kendi kurdukları kulüplerde deneyip
geliştirmeleri büyük önem taşıyor.
Diğer taraftan der dışı aktiviteler; gençlerin iş hayatında inisiyatif alan, sadece kendisinden istenen temel görevleri yapmamanın ötesine geçen ve fark yaratan
bireyler olmasına büyük destek oluyor. Topluma fayda sağlama bilinci veriyor.Diğer
taraftan kurumsal şirketler yeni mezun gençlerin işe alımında, bu çalışmaları
gençlerin deneyimleri olarak hesaba katıyor ders dışı aktivite ve kulüp
çalışmalarına önem veriyor.
Türkiye’nin Umudu
Endüstri 4.0 Türkiye için büyük umutlar içeren bir devrim. Çünkü Endüstri 4.0. en hızlı farkındalık kazandığımız ve kolları sıvadığımız teknoloji çağı olma özelliği taşıyor. Birinci sanayi devrimini tamamen kaçırdık, ikinci sanayi devrimini yaklaşık 50 yıl geriden takip ettik, entegre bir imalat sanayisine ancak Endüstri
3.0 ile birlikte sahip olduk.
Sahip olduğumuz artan farkındalık çok önemli ancak elimizi çabuk tutmamız
gerekiyor. Endüstri 4.0 için patentlerin çoğunun alınmış, icadların büyükoranda
tamamlanmış olduğu bir olgunluk dönemine yaklaşıyoruz. Bu dönemde eğitime
vereceğimiz önem, yeni eğitim yaklaşımlarını ön plana çıkaran kurumlara vereceğimiz destek Endüstri 4.0’a çok da geç kalmadan adapte olmamızı sağlayacak.
Diğer taraftan Endüstri 4.0 tüm sanayi çağları içinde belki de en kısa süreni
olacak. Eğitim 4.0 anlayışı ile yetişen gençlerimiz bir sonraki sanayi çağının
devrimcileri olacaklar. Bu gençler içinde ülkemiz gençlerinin ön plana çıkacağına
olan inancımız tam.