Otomotiv sektöründe 2017 nasıl geçti ve 2018 beklentileri
Otomotiv markası yöneticileri, bu yıl 950-975 bin seviyesinde tamamlanmasını bekledikleri toplam pazarda, 2018’de Döviz kuru nedeniyle bir miktar gerileme yaşanabileceğini öngörüyor.
Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış AŞ Üst Yöneticisi (CEO) Ali Haydar Bozkurt, 2017’nin ilk 11 aylık verilerine bakıldığında, geçen yıl ile aynı seviyede giden toplam pazarın, yıl sonunda 950 bin seviyesinde tamamlanmasını beklediğini dile getirdi.
Bu adetlerde bir kapanışla geçen yıla göre yüzde 2’lik bir düşüş yaşanabileceğini ifade eden Bozkurt, “2017 otomotiv pazarı içinde filo pazarının da geçen yıllara oranla büyüdüğünü görüyoruz. Perakende satıştan kaynaklanan açığın filo satışlarıyla kapatıldığını söylersek yanlış olmaz. Filo pazarı da incelendiğinde markaların agresif satışlar içinde olduğunu da görmekteyiz. Ancak biz filo ağırlıklı bir şirket değiliz. Bizim filo stratejimiz farklı. Biz hiçbir zaman satışlarımızın yüzde 25-30’dan fazla filo olmasını tercih etmiyoruz.” yorumunu yaptı.
Toyota olarak bu yılı 47 bin 500 adetlerde kapatmayı beklediklerini aktaran Bozkurt, şunları kaydetti:
“Bunun birkaç nedeni bulunuyor. Bir tanesi filo satışlarında penetrasyon kaybımız var. Diğer sebebi de bazı aylarda özellikle Corolla ve C-HR modellerinde dilediğimiz adetleri alamamamız.
Aralık ayında rekor düzeyde satışlar bekleyebiliriz. Toyota olarak aralık ayında benzersiz ve büyük avantajlar sunan çok özel bir kampanyayı devreye aldık. Rakiplerimiz aralık ayına zam yaparak girdi ama biz Toyota olarak yüksek oranda yapmamız gereken kur farkını fiyatlarımıza yansıtmadık. Ayrıca üretimde Türkiye’nin gururu olan C-HR Hybrid’de de 3 bin liralık indirim bulunuyor. Bir daha bu fiyatları göremeyeceğimizi düşünüyoruz. Bunun yanında ‘MTV bizden’ kampanyasını da başlattık. Bu kampanya ile birlikte aralık ayının ikinci yarısındaki pazar hızına göre 9-10 bin aralığında bir satış hedefimiz var.”
Ali Haydar Bozkurt, gelecek yıl pazarın yüzde 15 daralabileceğini dile getirerek, “2018’in ilk 6 ayı ilginç geçecek. Pazarda bazı belirsizliklerin olduğunu gözlemlemekteyiz. Yılın ikinci 6 ayını da şu anda kestirmek güç. Çünkü uzun bir süreç. Bu süreçte global konjonktür, pariteler, faizler, kurlar ne olacak? Bu seyre göre değişecektir. Kurlar bulundukları bu seviyeyi korursa gelecek yıl satışların bu yıla oranla yüzde 15 düşük olacağını düşünüyorum.
Toyota için ise 2018 yılında 50 bin adetlik satış yapmayı hedefliyoruz.” diye konuştu.
“2018’de kurlardaki yukarı yönlü değişkenlik kendini daha fazla hissettirecek”
Hyundai Assan Genel Müdürü Önder Göker de 2016 yılı sonunda Özel Tüketim Vergisi (ÖTV) oranlarında yapılan değişiklik nedeniyle 2017 yılı başında otomobil pazarında bir düşüş yaşanacağını öngördüklerini, geçen 11 aylık dönemde büyük bir gerileme olmadığını, ancak bu süreçte kur artışlarının bir kısmını fiyatlara yansıtmak zorunda kaldıklarını kaydetti.
Aralık ayına girildiğinde kurlardaki artış nedeniyle biraz durgunluk yaşansa da son 2 haftada oluşacak hareketlilik sayesinde binek ve hafif ticari pazarının 950-970 bin seviyesinde gerçekleşeceğini tahmin ettiklerini belirten Göker, “2018 yılında ise kurlardaki bu yukarı yönlü değişkenlik kendisini daha da fazla hissettirecektir. Bireysel satışlarda yaşanacak olan kayıpları filo ve kiralama sektörü belli bir oranda karşılayabilecektir. Bu nedenle 2017’ye göre toplamda yüzde 5-10 arasında bir kayıp yaşanabileceğini ve satışların da 900 bin adetler seviyelerine gerileyeceğini tahmin ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
Önder Göker, şunları söyledi:
“Biz Hyundai olarak perakende satışlarda oldukça güçlüyüz ve yıllık planlamalarımızı buna göre yapıyoruz. 2017’ye başlarken 50 bin adedin üstünde satış hedefledik ve bu rakamı gerçekleştirerek yılı kapatacağız. 2018’de ise hem pazara sunacağımız yeni modellerimiz hem de mevcut ürün yelpazemizdeki araçlarımızın yenilenen versiyonları sayesinde satış rakamlarımızı ve pazar payımızı daha da yukarı taşımayı hedefliyoruz.”
“2017 hareketli bir yıl oldu”
Renault Mais Genel Müdürü Berk Çağdaş da bu yıl otomotiv pazarının 975 bin seviyesinde tamamlanacağını öngördüklerini, 2018 yılında ise pazarın 2017’nin ritmine benzer bir gelişim göstereceğini tahmin ettiklerini aktardı.
2017’nin Renault ve Dacia markaları açısından hareketli bir yıl olduğunu anlatan Çağdaş, şu değerlendirmede bulundu:
“Renault markası, Kadjar’dan sonra yenilenen Captur ve Koleos ile SUV ailesini tamamladı. Renault Grubu olarak, hedeflerimiz doğrultusunda markalarımızın pazar paylarını artırmayı sürdürüyoruz. Renault, Ocak-Kasım 2017 itibarıyla 111 bin 222 adet satış rakamı ve geçen yıl göre yüzde 1,6 artış ile yüzde 13,6 pazar payına sahip olduğu binek ve hafif ticari araç pazarının lideri konumunda. Marka, yüzde 2 artış ile yüzde 15,6 pay aldığı binek otomobil pazarında da liderliğini sürdürüyor. Ayrıca Otomotiv Gazetecileri Derneği tarafından Türkiye’de Yılın Otomobili seçilen Megane Sedan ve Clio HB Türkiye’de en çok satılan model sıralamasında ikinci ve üçüncü sırada yer alıyor. Bu başarılı performansı sergileyen iki modelimizin de Türkiye’de Oyak Renault Fabrikaları’nda üretiliyor olması da bizim için ayrıca bir gurur kaynağı.”
Berk Çağdaş, Dacia’nın ise bu yıl Duster EDC ile otomatik vites pazarına iddialı bir giriş yaptığını belirterek, diğer modellerinin de başarılı grafiği ile 2016 yılını sekizinci sırada tamamlayan markanın, 2017’de yüzde 5 pazar payı ile altıncı sıraya yükseldiği bilgisini verdi.
Çağdaş, “Renault markası olarak 2017 yılını hem binek hem de binek ve hafif ticari pazarında lider olarak tamamlamayı öngörüyoruz. Önümüzdeki yıl Renault markası için yenilenen modellerinin pazardaki konumunu sağlamlaştıracağı bir yıl olacak. Dacia markası da tamamen yenilenen Duster modeli ile pazardaki yerini sağlamlaştıracak. Renault Grubu olarak 2018 yılında da pazar payımızdaki artışı ve pazardaki güçlü konumumuzu sürdürmeyi hedefliyoruz.” ifadelerini kullandı.
“Bu yıl pazar öngörülenin üzerinde tamamlanır”
Citroen Türkiye Genel Müdürü Emre Doğueri, bu yıl otomotiv ve hafif ticari araç pazarının öngörülerin üzerinde, yaklaşık 950 bin seviyesinde tamamlanacağını tahmin ettiklerini, 2018 yılında da otomotiv pazarının 2017 seviyelerinde ilerleyeceğini tahmin ettiklerini bildirdi.
Citroen markasının yeni ürün lansmanlarıyla yüksek potansiyelli bir döneme girdiğini belirten Doğueri, 2016’nın sonunda yeni C3 ile başlayan yeni model ataklarının, yenilenen C-Elysee modeliyle sürdüğüne değindi.
Hafif ticari araç segmentinde Jumpy Panelvan modelinin hemen ardından 8+1 kişilik Jumpy Space ve SpaceTourer minibüs modelleriyle yeniliklerine devam ettiklerini anlatan Doğueri, “Kasım ayının başında ilk SUV modelimiz C3 Aircross’un lansmanını gerçekleştirdik. Yeni C3 Aircross ile SUV segmentinde artık bizim de bir oyuncumuz oldu. Autobest jürisi tarafından Avrupa’nın En İyi Otomobili seçilen C3 Aircross’un, son üç yıldır Türkiye’de üç kat büyüyen bir segment olan SUV pazarında daha fazla söz sahibi olmamızı sağlayacağına inanıyoruz.” diye konuştu.
Emre Doğueri, gelecek dönemde model ataklarının yeni C4 Cactus, yeni Berlingo ve C5 Aircross ile devam edeceğini dile getirdi.
“Türkiye ekonomisine ve otomotiv pazarına güveniyoruz”
Peugeot Türkiye Genel Müdürü İbrahim Anaç ise 2017’nin 11 ayında Türkiye’de yaklaşık 820 bin otomotiv satıldığını belirterek, 2016 yılının aynı dönemine göre yüzde 2,6 daralan toplam pazarda Peugeot’nun, yüzde 12,7 artışla 34 bin 239 araç satışıyla pazar payını yüzde 4,2’ye yükselttiğini söyledi.
Peugeot’nun ayrıca binek araç pazarında aynı dönemde yüzde 17,6 artışla 25 bin 387 satış yaptığı bilgisini veren Anaç, bu artış oranlarının en önemli oyuncularının sene başında açıkladıkları 3’ü binek 2’si ticari olmak üzere pazara sundukları toplam 5 yeni model olduğunu bildirdi.
Anaç, “İlk olarak SUV ailesini tamamlayan, performansı ve yeni dış tasarımı ile boyut atlatan yeni 5008, modern ve yenilikçi bir tasarımla yenilenen 301 ve teknolojinin yeni boyutunu yansıtan yenilenen 308 ile Peugeot binek ürün gamı genişledi. Bunların dışında ticari ürün gamına eklenen Peugeot Expert ve Peugeot Expert Traveller ile Peugeot hafif ticari ürün gamı da zenginleşti.” diye konuştu.
Bu yıl birçok olumsuzluğa rağmen sektörün yine 2016’daki toplam pazar seviyesini yakalayacağını ifade eden Anaç, aralık ayında kur artışlarının etkisini kısmen ya da tamamen ortadan kaldıran kampanyalar hazırladıklarını dile getirdi.
İbrahim Anaç, “2018 yılı için Türkiye ekonomisine ve otomotiv pazarına güveniyoruz. Orta vadede de Peugeot Türkiye olarak pazar payımızı artırmayı planlıyoruz.” dedi.
“2018, 2017’ye benzer seviyede ilerler”
Subaru Türkiye Genel Müdürü Halil Karagülle de marka olarak 2017 yılını bin 700 adet toplam satışla tamamlamayı hedeflediklerini söyledi.
Kasım ayında, yeni Subaru Global Platformu’nun kullanıldığı ilk model ve markanın “dünyanın en güvenli otomobil markası olma” hedefi doğrultusunda çok önemli bir adım olan tamamen yenilenmiş Subaru XV modelini satışa sunduklarını hatırlatan Karagülle, bu yıl için 300 adet yeni Subaru XV’nin geldiğini, yeni modele çok yoğun bir ilgi olduğunu ve ellerindeki araçların tamamını satmayı öngördüklerini aktardı.
Karagülle, 2017 yılı sonunda eski versiyonla birlikte toplam 800 adet Subaru XV satışı gerçekleştirmiş olacaklarını, 2018 yılında ise bin adet Subaru XV satışı hedeflediklerini bildirdi.
Gelecek yıl da otomotiv pazarının 2017 ile benzer seviyelerde ilerleyeceğini öngördüklerini belirten Karagülle, “Önümüzdeki yıl bin adedi yeni Subaru XV olmak üzere toplam bin 800 adet Subaru otomobil satışı hedefliyoruz.” dedi.
YASAL UYARI
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.