Pandemi, yangınlar ve turizm sektörü
Birleşmiş Milletler raporlarında pandemi döneminde Türkiye’nin turizm kaynaklı gelir kaybının toplam milli gelirdeki payının %9 olduğu belirtiliyor.
Aşılama çalışmalarının hız kazanması ve kültür turizmine yönelik artan talep ile birlikte hızla toparlansa da; özellikle Ege ve Akdeniz bölgesinde gerçekleşen mega yangınlardan sonra turizm sektörünün eski günlere geri dönmesinin 2023’ten önce pek mümkün olmadığı öngörülüyor.
Zira Türkiye’nin pandemi öncesinde 35 milyar doları bulan turizm geliri, 2020’de %50’den fazla azalmış; cirosu, bir önceki yıla göre %10’lara kadar düşen sektör oyuncuları krediye erişmekte güçlükler yaşamıştır.
Turizm sektörünün pandemi döneminde yaşadığı diğer sorunların başında ise istihdam geliyor. Çünkü sektör çalışanlarının çoğu, pandemi döneminde adeta talep patlaması yaşayan çevrimiçi yemek ve market teslimatı gibi alanlarda çalışmaya başlamıştır.
Temmuz ayında konaklama şansı bulduğum Datça merkezli yeni açılan Cape Krio Hotel yetkilileri de bu durumu teyit etmiştir. Sektörün yeniden hareketlendiği bu dönemde şirketler, çalışanları yeniden turizm sektörüne çekmekte ve güvenilir personel istihdam etmekte zorluk yaşamaktadır.
Sektörün yavaş toparlanma yaşaması öngörülen alanlarından biri de iş turizmdir. Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği’ne (IATA) göre, pandemi öncesi dönemde uçak biletlerinin yaklaşık %30’u iş toplantıları, kongreler ve fuarlar için alınıyordu. Ancak pandemi ile birlikte iş seyahatlerinin yerini çevrimiçi toplantılar almış; toplantı ve fuarlara çevrim içi katılmak mümkün hale gelmiştir.
Son olarak 28 Temmuz’da başlayan ve bazı noktalarda hala devam eden, turizm beldelerinde çıkan yangınlar turizm sektörünü yakından ilgilendiriyor. Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, bazı otellerdeki turistlerin daha çok can güvenliği amacıyla başka yerlere tahliye edildiğini ve bir süre sonra misafirlerin kaldıkları yerlere geri döndüğünü ifade etse de; kontrol altına alınamayan yangınların yok ettiği alanların büyüklükleri dikkate alındığında, sektör için bir endişe kaynağı oluşturuyor. Zira turizm, doğal güzelliklerin satıldığı bir sektör ve yaşanan bu felaketin ilerleyen süreçte sektöre olumsuz etkileri olacaktır.
Yangınlar ile birlikte yerleşim yerlerine yakın yerlerde zarar gören altyapı sonucu yatırım maliyetlerinin arttığı, ilgili bölgelerde koruma ve onarım için ek kapasite ihtiyacı doğduğu (personel, ekipman, bütçe), güvenlik ve sağlık konularında endişeler yaşandığı ortadadır. Bu durum işletmelerin finansal ve hukuki yükümlülüklerini artırırken; bireylerin tatil yeri seçimlerini de değiştirecektir.
Sonuç olarak pandemi sonrasında seyahat kısıtlamalarının kalkmasıyla birlikte tatil amaçlı insan hareketliliği artarken; iş seyahati tarafında aynı toparlanma görülmemektedir. Diğer yandan Antalya’da yangın alanlarının konaklama alanlarından uzak olması sebebiyle iptaller yaşanmasa da; Marmaris ve Bodrum’da tahliyelerin, %10’un üzerinde iptallerin olduğu ve yeni rezervasyonların kesintiye uğradığı yönünde yetkili açıklamaları var. Türkiye’de turizm sektörünü zor yıllar bekliyor gibi.
YASAL UYARI
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.