DOLAR 34,5161
EURO 36,4528
ALTIN 2958,416
BIST 9124,31
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Belirsizlik yorar insanı…

Cam kenarında yağan yağmuru izliyordu, yorgundu… çözümü konusunda ne yapması gerektiğini biliyor ama yapamıyordu. Belli besinleri alması gerekli hastalar gibi, beslense de o özel besinleri almayınca iyileşmeyen hastalara benziyordu sanki. Eksiklik duygusunu hissediyor ama bu boşluğun tam olarak ne olduğunu ifade edemiyordu…

Kendinizi bu aralar böyle hissettiğiniz oldu mu?

Yaşanan salgın nedeni ile tüm rutinlerimizi değiştirmek zorunda kaldığımız şu günlerde belki de her yerde yazılanın ve söylenenlerin aksine daha derinlere bakarak farkındalığımızı oluşturmamız gereken zamanlara gelmişizdir artık ne dersiniz? Yani uyumlanmak, adapte olmak, mutlu kalmak ve üretken olmaya, pozitif kalmaya devam edebilmek için kendimiz ile ilgili daha derinlerdeki bilgiye ihtiyacımız var. Çünkü mart ayından beri yaşadığımız süreç içerisinde sağlıklı psikolojimizi korumak için yapılması gerekenlerin hepsini yaptık ama geldiğimiz nokta içimizdeki boşluk hissi

Koçluk seanslarında danışanımıza uyumlanabilmek için onun temsili sistemini anlamaya uğraş verir, anlattıklarının arkasındaki duyuyu anlamaya çalışırız. Çünkü hepimizin dünyayı algılayış ve öğrenme şekli 3 ana duyu ile birbirinden ayrılır. Bazılarımız görsel bir hafıza sahip ve gördükleri ile dünyayı algılarken, bazılarımız işitsel olarak gelişmiş bir hafızaya sahiptir ve duydukları ile dünyası daha anlamlı hale gelir.

Bazılarımız ise dokunarak ve yalnızca duygusal bağ kurduğu, bir şeyler hissettiği durumlar karşısında dünyası anlamlıdır. Eğer danışanımızın temsil sistemini anlar ve onun dilinden konuşmaya başlarsak karşılıklı güven ve samimiyet bağı daha rahat kurulur. Kişi anlaşıldığını hissettiği gibi onu besleyen kanaldan doğru şekilde beslendiği için kendini mutlu hisseder.

Şimdi bu bilgi ile yaşadığımız bu zor günlere bir daha bakmanızı istiyorum. Görsel ve işitsel olanlarımız, ya da bu üç duyusunu dengeli kullananlarımız durumu biraz daha rahat yönetebilirken, dokunsal olanların duygularını yönetmekte zorlandıklarına şahit oluyoruz. Konuşurken bile mimikleri ile duygularını yüzüne yansıtan bu neden ile gözlerinin içine baktıkları karşı tarafın yüzündeki her duygu geçişini gözlemleyerek, sevgilerini sarılarak ve şefkatli dokunuşlar ile karşı taraf ile iletişim kuranlar bu günlerde çok yalnızlar… Maske ve mesafe onların beslendikleri her şeyi ellerinden aldı.

İşte tam bu noktada durup kendinize daha detaylı bakın lütfen. Bir anınızı anlatırken, çok etkilendiğiniz bir şeyden bahsederken, en çok hangi duyunuzu kullanıyorsunuz? Bunu tespit etmek sizi kendiniz ile ilgili bambaşka bir farkındalığa ulaştıracak. Bu sayede eksiği tespit edecek yerine başka bit telafi bulmanın yollarını arayacaksınız. Belirsizlik ve boşluk hissi ortadan kaktığında odağınızı sizi iyi hissettirecek şeyi bulmaya verebilmeniz mümkün olacaktır.

Çünkü hareketsiz bırakan belirsizliktir…

‘Belirsizlik en kötü ihtimalden daha acı vericiydi’ Dostoyevski

Sevgi, Umut ve Barış ile …

Buket Özbek


YORUMLAR

Solve : *
3 × 11 =


Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.