DOLAR 34,5221
EURO 36,4747
ALTIN 2959,619
BIST 9127,36
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

İş dünyasında kadın meselesi nasıl ele alınsa çözülür?

Değerli Okuyucular,

Geçenlerde yaptığım “hangi konuda yazayım?” anketine gelen yanıtlardan biri, bir kadın lider olarak, iş dünyasında kadının rolü ve kadın meselesi nasıl iyileştirilir konusu oldu.

ODTÜ’de öğrenci olduğum yıllarda seçmeli dersler listesinde önerilen derslerden biri “Women in Business” dersi idi. Dersi gördüğümde ilk anda çekici geldi. İş dünyasına hazırlanan genç bir kadın olarak dersi alasım geldi. Ancak bir taraftan da dersin “var olma” sebebi aklıma yatmadı. Ve dersi veren hocamıza şunu sorduğumu hatırlıyorum:

“İş dünyasında kadın meselesini, bir “sorun”muş gibi ele alır ve bunun hakkında bir ders bile açarsak, iş dünyasındaki kadınların, çözülmesi gereken bir sorun olduğunu peşinen kabul etmiş olmuyor muyuz?”

Hocam da dedi ki:

“İş dünyasında kadının yeri çok kısıtlı ve sorunlu. Dolayısıyla bu konuyu tartışmak için çeşitli platformlar açmamız gerekiyor. Bu ders de bu platformlardan biri.”

Ben yine ikna olmadım ve bu dersi almamayı seçtim. Ancak neden ikna olmadığım konusunda o vakit pek kafa yormadım. Başka bir seçmeli ders aldım geçtim.

Bugün, yani 25 yıl sonra, iş dünyasında yer edinmiş bir kadın lider olarak, kadınların içinde bulunduğu durumu yakinen gözlemleme ve bir kadın olarak bizzat iş dünyasını deneyimleme fırsatım oldu.

Kanımca mesele, kadın değil iş dünyasının “olma hali”.

Bugünkü iş dünyasının olma hali şöyle bir hal:

1) 9-5 bir ofiste toplanmayı şart koşan. Bazı sektörlerde bu 9-sonsuz oluyor. Ofiste en uzun kalanın ödüllendirildiği birçok iş ortamı var. Allahtan pandemi bunun aksinin mümkün olduğunu gösterdi de sürekli ofise gidip gelme zorunluluğu kalktı.

2) En çok konuşanın en çok bildiği varsayılıyor.

3) Duygu gösterimi tu kaka olarak etiketleniyor ve hoş görülmüyor.

4) Para bir varoluş aracı olmaktan ziyade varoluş amacı olarak konumlanıyor. Günümüzün tüketime dayalı ekonomik modeli bunu özellikle körüklüyor.

5) Akıl başla değil yaşla ölçülüyor.

6) Yaşam sadece “zihin”den ibaret sanılıyor. İş dünyası ortamında kalp ve ruh tamamen görmezden geliniyor.

7) İş ortamında kişilerin sadece “iş şapkalarını” takmaları bekleniyor. “Özel hayat” şapkalarını işe getirmeMEleri isteniyor.

Peki böylesi bir iş ortamına kadın girdiğinde, iş dünyasının bu “olma halleri” karşısında ne diyor?

Diyor ki;

1) Yaşamın devamını sağlayan Ben, bu dünyaya çocuk getirdiğimde iş ortamım bana 9-5 yerine nasıl bir alternatif sunacak?

İş dünyasının cevabı: Ofiste en fazla vakit geçiren kazanır. Ya çocuğun ya ben. Hele bir de sosyal devlet desteği filan yoksa yandı gülüm keten helva.

2) Konuşmak yerine önce seni dinlemek istiyorum.

İş dünyasının cevabı: Çok sessizsin. Pasif kalıyorsun. Seni Sunum Becerileri eğitimine mi göndersek acaba? (İnsan Kaynakları departmanlarının favori eğitimi).

3) Kurumun kültüründe bir şeylerin doğru olmadığını hissediyorum.

İş dünyasının cevabı: Çok duygusalsın. Daha güçlü olmalısın. Duygularını yansıtman seni güçsüz gösteriyor.

4) Kurum olarak biz neden varız? Bunu tanımlamalıyız.

İş dünyasının cevabı: Daha çok para kazanmak için varız. Gerisi teferruat.

5) Genç yeteneklerimiz için nasıl bir kariyer planı yapabiliriz?

İş dünyasının cevabı: Hele 20 sene daha çalışsınlar, sonra bakarız.

6) Çalışanlarımızın ruh-beden-zihin dengesi için neler yapabiliriz?

İş dünyasının cevabı: Bunun işle alakası yok. Özel zamanlarında kendileri halletsinler.

7) Dün gece çocuğum hastalandı, tüm gece uyumadım. Çok yorgunum.

İş dünyasının cevabı. Evi işe, işi eve taşıma lütfen.

Anlatabildim mi?

Mesele kadın değil.

Mesele iş dünyasının insan doğasına aykırı uygulamaları.

Aslına bakarsanız kadınların iş dünyasında yaşadığı bu sorunları erkekler de yaşıyor. Zira iş dünyasının modeli kadına değil, insana aykırı bir model. Burada kalmayı seçen biraz iş dünyasının olma hallerine uyumlanarak, etki edebildiği yerde de elinden geldiğince bir takım değişimler yaratarak varlığını sürdürebiliyor. Ancak “aman be, uğraşamam bununla” diyip ayrılanların sayısı bir hayli fazla.

Bu mesele sadece Türkiye meselesi de değil, her yerde aynı. Türkiye’de üst düzey yönetimde bulunan kadın oranı %1 iken gelişmiş ülkelerde bu oran %3.

Yani diyeceğim o ki, kadın iş dünyasında başarısız olmuyor. İş dünyası kadında başarısız oluyor.

Ne dersiniz?


YORUMLAR

Solve : *
3 × 17 =


Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.