İş görüşmelerini lehine çevirmek senin elinde!

İşe alım süreçlerini bir engel olarak görmek, elbette her zaman işi zorlaştırır. Zorlu mülakat etaplarını avantaja dönüştürmeye ne dersin? İşte, mülakatları lehine çevirmeni sağlayacak birkaç püf noktası…

Yayınlanan tek bir iş ilanına binlerce kişi başvuru yapıyor. Durum böyle olunca da İK’nın işi zorlaşıyor ve adayları bazen tek aşamalı bazen de çok aşamalı elemelerden geçirmesi gerekiyor. İş arayan biri olarak bu adımı bir barikat olarak görebilirsin, ancak duruma daha geniş bir pencereden bakmalısın… İşe alınma düşüncesine adapte olmak yerine öncelikle bu kritik aşamaları nasıl geçebileceğine odaklanmalısın. Peki, hedefe giden bu yolda neler yapmalı?

Mülakatla ilgili bilgi edinilmeli
Tüm şirketler mülakat sürecini aynı şekilde yürütmez. Bazıları ilk aşamada sadece temel nitelikleri değerlendirirken, bazıları verilen yanlış bilgileri saptamaya çalışır. Kimisi yüksek nitelikli bir aday grubu oluşturmak amacıyla çok daha kapsamlı bir inceleme gerçekleştirir. Global bazı şirketler ise eleme aşamasını özellikle kültürel uyumu test etmek için kullanır. Yani hedeflediğin şirketin eleme aşamasında nelerin üzerinde durduğunu mutlaka araştırmalısın. Bazı büyük şirketler bu süreç hakkında oldukça şeffaf davranıyor, hatta web sitelerinde konuyla ilgini örnek sorular yayınlayabiliyor. Buraları gözden geçirebilirsin.

Varsayımları unutmalı
Mülakatı gerçekleştirecek ya da performansı değerlendirecek kişiler hakkında olumsuz varsayımlara daha doğrusu önyargılara sahipsen, iyi bir izlenim yaratman da pek olası değil. Kimsenin seni elemek için orada olduğunu düşünmemelisin. İK’nın öncelikli hedefi en iyiyi bulmak değil, uygun olmayan adayları elemektir. Fakat elenme endişesine kapılmak yerine şirketle ne kadar uyumlu, iş için gerekli niteliklere ne kadar sahip olduğunu göstermeye odaklanmalısın. İşe alım yapan kişiyi işe uygun becerilerin ve bilgilerinle etkilemek için uğraşmalısın.

Şirketi iyi tanımalı
Adayların yaptığı en büyük hatalardan biri şirket hakkında yeterli bilgiye sahip olmamaktır. Bu, yeterince dikkatli ve ilgili olunmadığı izlenimini yaratır. O yüzden başvurduğun şirketle ilgili mutlaka araştırma yapmalısın. Araştırmayı sadece arama motorları üzerinden değil, şirketi ve şirket kültürünü tanımana yardımcı olabilecek sosyal medya aracılığıyla da yapmalısın. Örneğin; şirketlerin LinkedIn, Facebook ve Instagram hesaplarını inceleyerek her yerde karşılaşamayacağın bilgilere erişebilirsin. Şirketle ilgili daha özel bilgilere erişmek için de çalışanların firmaları değerlendirdikleri sitelere bakabilirsin. Bu tür sitelerde genellikle maaş aralıkları, firmanın olumlu ve olumsuz yönleri, örnek mülakat soruları yer alıyor. Kariyer.net’te yer alan şirket profili sayfasına göz atarak da şirketler hakkında çalışma saatleri, sosyal haklar gibi pek çok konuda bilgi sahibi olabilirsin.

Oyunu uzun vadeli oynamalı
Tabii ki başvuru yaptığın pozisyonu istiyorsun, ama öngörüsüz de olmamalısın. İK ile iş ortaklığının uzun vadeli faydaları vardır. Söz konusu pozisyon için uygun değilsen bile, gelecekteki açık pozisyonlar için göz önünde bulundurulabilirsin. Özellikle şirket için sağlam ve hevesli bir aday olduğunu gösterirsen seni farklı iş fırsatları için akıllarında tutacaklardır. Birine değerli olduğunu hissettirmenin gücünü hafife almamalısın.