İşinizden ayrılma vakti geldiğini nasıl anlarsınız?
Değerli Profesyoneller,
Bir işte ne kadar süre kalmalı? Bunun ideal bir süresi var mı?
Kanımca ideal süre yok.
Ancak işinizden ayrılmanın zamanı geldiğini gösteren yegane bir gösterge var.
“Franchised” olduğunuz zaman kanımca farklı iş alternatiflerine bakmanın vakti gelmiştir. Hem sizin hem kurumunuzun iyiliği, esenliği adına.
Franchise’ın Türkçe anlamı “imtiyaz”. Yani bulunduğunuz görevde imtiyazlı konuma geldiğinizde artık siz iş için çalışmıyorsunuz, iş sizin için çalışıyor. Bu durum, içinde bulunduğunuz kurumun ve sizin ilerlemeniz ve gelişiminiz önündeki en büyük engel. İster bordrolu olarak bir kurumda çalışın, ister kendi işinizi yapın, her iki durumda da geçerli.
Kurumların ilerleyemez hale gelmesinin sebebi, içeride birçok “imtiyazlı” çalışanlar olmasından kaynaklanıyor. İmtiyaz ile sadakat birbirine karıştırılıyor.
Sadakat, bir görevi üstlendiğinizde, o görevi layıkıyla yerine getirmek için tüm benliğinizle çalışma hali. Sadakati yüksek profesyoneller, olağan dışı bir durum söz konusu olmadığı sürece, görevlerini yerine getirene kadar bulundukları kurumda devam ederler, farklı ve belki daha fazla ödeyen teklifler gelse bile ilgilenmezler. Zira halihazırdaki görevlerini en iyi şekilde yerine getirmek ve kurumun ilerlemesine katkı sağlamak onlar için en önemli konudur. Sadakati yüksek profesyonellerin olduğu kurumlar her daim gelişir ve büyürler. Bu kurumlarda çalışan ekipler de kurumla birlikte büyürler.
Sorun, “sadakat” sınırının aşılıp “imtiyaz” alanına girince başlıyor. Kuruma sadık kalarak ciddi katkılar sağlamış profesyoneller, bir noktadan sonra kendilerinin kuruma yeteri kadar hizmet ettiği kanısına varıp artık kurumun kendilerine hizmet etmesi gerektiği sonucuna varıyorlar. Burası oldukça tehlikeli bir nokta, zira burası konfor alanının başlayıp farkındalığın azaldığı ve tatlı bir uykuya dalınan nokta.
Kurum yönetiminin ve İnsan Kaynakları birimlerinin bu konuda bir strateji geliştirmesi son derece önemli. Kurumların devamlılığını temin eden en önemli büyüme yakıtı her daim insandır. Yönetimin en önemli görevlerinin başında, kuruma sadık bir ekip oluşturmak gelir. Sadakatla görev yapan kişiler için her daim ilerleme planlarının yapılması ve bu planların güncel tutulması elzemdir. Çalışanlara düşen en önemli görev ise kendi kişisel ve profesyonel gelişimlerine sahip çıkmak ve sorumluluğu üstlenmektir.
“Bu kuruma yıllarımı verdim. Bundan böye kurum bana baksın, kariyerim için önerilerde bulunsun!” bakış açısı, yapıcılıktan uzak ve ne kuruma ne de çalışana hizmet edecek bir bakış açısıdır.
Yazımın başındaki soruya dönecek olursak, işinizden ayrılmanın en doğru zamanı, sadakatle elinizden geleni yaptıktan sonra “imtiyazlı” konuma, yani uyku durumuna geçmeden evvelki zamandır. Lütfen not edin: Burada demek istediğim istifayı basıp gitmek değil. Tam aksine, görevinizi yerine getirdikten sonra bir sonraki görevinize geçiş yapmaktan bahsediyorum. Eğer çalıştığınız kurum içinde rotasyon yapmaya olanak sağlayabilecek kadar rol/görev varsa, farklı görevler üstlenerek kurumunuzda yıllarca devam edebilirsiniz. Eğer kurumunuz rotasyon imkanı sağlayacak derinlikte değilse, başka bir kuruma geçiş yapmak da bir seçenektir.
“İşinizi kendiniz yönlendirmezseniz işiniz sizi dışarı yönlendirir.” Anonim
Sağlıcakla,
YASAL UYARI
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.