DOLAR 34,5197
EURO 36,4892
ALTIN 2962,656
BIST 9122,23
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Türk futbolunun geleceği

05.10.2017
A+
A-

Spor Toto Süper lig yedinci haftayı tamamladı. Geçen yedi haftalık süreçte futboldan çok futbol akışında gerçekleşen olayları konuştuk, yorumladık. Özellikle de hakem hataları yedi haftalık süreçte gündeme damga vurdu. Bunun dışında yabancı futbolcular fark oluşturmaya devam ediyor.

Futbol, Dünyada insanları birleştirici özelliği olan spor dallarından biridir.

Ama bunu Ülkemiz Futbolu için söylemek pekte kolay değildir.

Ülkemizde ki futbol anlayışını dünya futbolundan ayıran temel özellikler arasında fanatizm ve futbolseverin kendi takım bencilliklerinden kaynaklanmaktadır. Bunun gerekçelerini ise toplum içinde arkadaşlar arasında konuştuğumuzda ilginç yorumları duyarak karşılaşmaktayız.

Şimdi arkadaşlarınız arasında yaptığınız futbol muhabbetini hatırlayın ve bu muhabbeti yorumlayın.

Genelde futbol sohbetlerimizde öne çıkan yorumlar kültürel farklılıklar, futbol bilgisizliği ve fanatizme bağlanmaktadır. Bundan sebeptir ki ne sporu doğru şekilde yorumlamayı ne de doğru sporcular yetiştirmeyi ülke olarak başarabilmekteyiz. En sonunda ise “Seksen milyon nüfusta öz kaynaktan ( Altyapıdan) bir futbolcu yetiştiremiyoruz” diyerek sohbeti bitirip ortamdan ayrılıyoruz. Hâlbuki birçok şeyi başarmış bir ülkenin evlatları olarak biraz odaklansak bu sorunu da çözeceğiz gibi duruyor.

Aslında geçmiş yıllar ile kıyasladığımızda 2017-2018 İlhan Cavcav sezonu hem futbol hem de futbolcu kalitesi açısından fark oluşturan bir sezon yaşatmakta. Seyir keyfi muhteşem ve son dakikaya kadar heyecanı yüksek maçlara tanık oluyoruz. Bu ligimizin gelişimi ve kalitesi için güzel bir gelişmedir. “Futbolumuzun geleceği için güzel mi? ” bu sorunun cevabını sonraki yıllarda alacağımıza eminim.

Şimdilik bu keyfin tadını çıkarmaya devam edelim. Yabancı kuralı ve ilk on birlere baktığımızda çoğunluğu oluşturan kadronun fazlasıyla yabancı oyunculardan olduğu gözümüze çarpmaktadır. Eski kadrolarda üç ya da dört yabancı oyuncu sayarken şimdilerde bir ya da iki türk futbolcuyu takım kadrolarında görmekteyiz. Sınırsız yabancı kuralının avantaj ve dezavantajları tabi ki var.

Futbolumuz için farklı bir anlayış farklı bir bakış açısı getiren sınırız yabancı futbolcu kuralı Türk usulü proje anlayışını yoğun olarak hissettirmektedir.

Peki, bunun sınırı nasıl olmalıydı? Hep bu sorular kafamızı kurcaladı ve hatası ile sevabı ile bu kural uygulandı.

Aslında Öz kaynaktan yetişen ve yurtdışına ihraç etmeye başlayacağımız futbolcular ile bu kuralın doğruluğunu teyit edeceğiz. Bu kadar yabancı ve kaliteli oyuncuların kendi kulüplerinde yetişen öz kaynak futbolcularına büyük katkılar sağlayacağı gerçeği de söylenmektedir.

Yâda tam tersi öz kaynaktan yetiştirdiğimiz ve liglerimizde sınırsız yabancı kuralı ile oynatamadığımız genç yeteneklerimizin liglerimizde kaybolup gitmelerini görerek bu kuralın futbolumuz geleceği için ne kadar zararlı olduğunu görerek deneyimleyeceğiz.

Bu karar alınırken ülke futbolumuz geleceğinin de düşünüldüğünü ve bu şekilde karar alındığını düşünmek istiyorum. Gelen her kaliteli yabancının yeteneklerini kulüplerinde oynayan öz kaynak futbolcularına aktarmasını umut ediyorum.

İşte bu yargıları yıkmak ve her işte olduğu gibi sporda da başarı için akil projeler üretmek bunları uzun vade de sabırla uygulamak gerekmektedir. Yabancı futbolcu liglerimizin kalitesi için şimdilik sorun değil ama gelecek vade için sorun olabilir mi? Bunu da enine boyuna düşünerek değerlendirmekte fayda buluyorum.

Aslında milyonlarca Euro futbolcu yatırımı yapılacağına öz kaynak tesisleri yapılsa daha iyi olmaz mıydı? Sorusu da aklımı kurcalıyor.

Uzun vade de alınacak başarının daha değerli ve kıymetli olacağını düşünüyorum. Uzun vadeli projenin önemini vurgulamak için sizlere şuanda şampiyonlar liginde mücadele eden ve uzun vadeli yatırımın dönüşlerini alan RB Leipzig takımını örnek gösterebilirim.

Her işte olduğu gibi sporda da kısa süreli projeler değil uzun vadeli projelerin geri dönüşümü daha değerlidir.

Bu sebeple tüm kulüplerimizin Türk usulü kısa vadeli düşüncelerden kurtulup uzun vadeli projeler oluşturmasını diliyorum. Bu hem finansal sorunların oluşmaması hem de geleceğe yetiştireceğimiz yetenekli futbolcularımızın kazanımı için diliyorum.


YORUMLAR

Solve : *
40 ⁄ 20 =


Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.