DOLAR 32,3319
EURO 35,07
ALTIN 2309,248
BIST 9079,97
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul °C

Bilinç kapılarınızı açan altın anahtar: Rüyalar

09.11.2017
A+
A-

Rüya sırasında neler olur, hangi aşamalardan geçilir, rüyaların görevleri nelerdir, neler hedeflenmelidir, sorularına biraz dikkatimizi yönlendirelim…

Rüyaların Görevi Nedir?

Bilinçaltında saklı duyguları ve düşünceleri bilince taşımak,
Tüm gün aldığımız bilgilerin tasniflenmesi ve depolanmasına yardımcı olmak,
Gereksiz bilgilerin rüya yoluyla dışarıya atılmasını sağlamak,
Öğrenmenin pekişmesini sağlamak,
Bilgilerin uzun süreli hafızaya aktarılmasına yardımcı olmak,
Zihin yoluyla tanımlanamayan duygu-düşüncelerin rüya bilinciyle tanımlanmasını sağlamak,
Lineer zaman algımız ile holistik zaman algımızın arasında dengeyi sağlamak,
Psikolojik ve fiziksel durumumuz hakkında uyarıcı bilgiler vermek,
Paranormal rüyalar yoluyla geçmişten ya da gelecekten uyarıcı mesajlar vermek,
Zihin yoluyla alamadığımız durugörüsel bilgilere ulaşmamızı sağlamak,
Rüya bilinciyle (Lucid olmak) buluşmamızı sağlamak,
Rüya deneyimleri yoluyla geçmişimizin duygu kayıtlarını temizlemek,
Rüya kontrolü yoluyla (oneiroloji) hayat seçimlerimizi olumlu değiştirmek,
Rüya yoluyla şamanik alemlere girip alt-üst dünyalar hakkında ustalaşmak ve gelişmek,
Rüya yoluyla istiare (niyet ve cevap) yaratmak,
Uyanık bilinç ve rüya bilinci (Fiziksel beden- Rüya Beden) farklılıklarını kavramak, 

Sıradan fiziksel dünyanın içinde yaşarken, tüm gün boyunca içsel ya da dışsal yolla gelen bilgiler rüya sırasında işlenir, tasnif edilir, ayrıştırılır ve tasnif edilenler beyinde depolanır. Bununla birlikte, yeni araştırmalar hafıza depolaması için beyninle birlikte bedendeki diğer hücrelerin de depo alanı olarak kullanıldığını ortaya koymuştur. Bu nedenle rüyalar sırasında sadece beyin değil, beden hücrelerinin hafızaları da ortaya çıkmaktadır. Özellikle duygulara ait biyokimyasal moleküllerin, bedenin hücrelerinde depolandığı tespit edilmiş durumdayken rüyalarımızın tüm bedenimizden yansıma yaptığını mutlaka düşünmeliyiz. Çünkü zihin bilincimiz ile beden bilincimiz birbirinden farklı şeylerdir. 

Sıradan Dünyanın Sıradan Rüyaları

Sıradan günlük hayatta yaşarken rüyalarımız, gelişigüzel ve karışıktır. Günlük üzüntüler, kaygılar, çatışmalar, istekler, rüyanın içinde kendisine hikayeler yaratır. Örneğin, oruçlu ve aç iken rüya gören birisi rüyasında yemek yiyebilir, gün içinde izlenilen bir filmde size duygudaş gelen bazı karelerden kocaman birer rüya açılabilir. Sınırsız duygu ve korkuya dair sınırsız rüya potansiyeli vardır. 

Psikolojik rüyalar analiz edildiğinde, çağrışıma neden olan sebep bulunur ve rüyanın mesajı çözülür. Bu çözümlemeler yapılmaya devam edildikçe bilinçaltı temizliği dediğimiz şey gerçekleşmeye başlar. Bu yüzden özellikle sıkıntılı zamanlarımızda rüya analizi yapmak, etkili bir sağaltım yöntemidir… Rüya analizi yapmak, düşünüldüğü gibi fantastik bir eğlence değildir ve ciddi bir iştir. 

Rüya Analizi Nedir?

Rüya yorumu ve analizi aynı şey değildir. Rüyalar öncelikle; analiz edilen ve yorumlanan rüyalar olarak ikiye ayrılır. Analiz; var olan bir şeyi incelemek, tanımlamak, kategorize etmek ve sonuca gitmek için kullanılan somut yöntemleri kullanmaktır. Analiz sonrasında psikolojik bir varsayıma ulaşmaya çalışırsınız. Bu varsayım, bir hipotezdir sadece. Oysa, bir rüya için bir yorum ortaya koyduğunuzda; hipotez değil, bir sonuçlandırma yapmış olursunuz ve yorum sonrasında o kişide bir inanç oluşur. Bilinçten bilinçaltına da inen bu inanç, beklenen olaylar üzerinde etki yaratabilir. Bir rüya yorumu yaptığınızda, o kişinin olası kaderine etki bırakmış olursunuz. Bu gerçekten büyük bir sorumluluktur. 

Rüya Analizi, daha çok psikolojik bilinçaltı rüyaları için kullanılan, belirli kurallara dayalı profesyonel bir yöntemdir. Rüya yorumu ise, psikolojik ya da paranormal tüm rüyalar için sonuç varsayımında bulunmaktır. Yorumlar özgür ve sınırsız olabilir, analiz bilimsel sınırlar içindedir. Analiz, psikolojik tedavi için kullanılır, yorumun böyle bir amacı yoktur. 

Rüyaların Türleri

Öncelikle görülen rüyanın hangi türde ve katmanda olduğunu ayırt etmek gerekir. Araştırmalara göre rüyalar iki bölüme ayrılır. Temel rüyalar, paranormal rüyalar… 

Temel rüyalar ikiye ayrılır: 1)Fizikokimyasal rüyalar, rüya sırasında bulunduğunuz ortamdaki dış etkilerin, hastalığın, aldığınız bir ilacın ya da maddenin (psikodelik vb.) rüyanıza yansıması sonucu görülen rüyalardır. Bu rüyaların analize ve yoruma ihtiyacı yoktur genellikle. 

2)Psikolojik rüyalar ise, asıl analiz edilecek rüyalardır. Bu rüyaları, birinci katman rüya olarak kabul etmek gerekir. Jung’a göre bu rüyalar; bilinçaltının bir anlığına bilinçle karşılaştığı rüyalardır. Bu rüyalar, derinlerimize attığımız duygu kayıtlarının su üstüne çıkmasıdır. Bu rüyalar analiz edilince, bilinçaltına attığımız gizli kayıtlar
ortaya çıkar. Bu çıkışlar bilinçaltının bilince mesajlarıdır. Gerektiği gibi analiz edilirse, bilinçli psikolojimiz üzerinde farkındalık yaratır. Bilincin farkına vardığı bu mesajlar dikkate alınırsa, gündelik yaşantımızdaki davranış, yargı ve algılarımızın değişimi gerçekleşir. 

Analiz edilen rüyalarda 5 temel öge vardır:

1- Rüyanın geçtiği yer mekân, yani çerçeve
2- Rüyalardaki insanlar ve hayvanlar
3- Rüyadaki nesneler
4- Rüyadaki duygular
5- Rüyadaki eylemler 

Bu temel ögeler üzerinden, dünyaya köprüler kurularak o kişiye ait derinlikler ortaya çıkar. İşte bu noktada, her bireyin rüyası bir diğerinden ayrışır. Zira mekânlar, kişiler, nesneler ve eylemlerin her bir kişi için temsil ettiği şeyler farklıdır. 

Bir kişiyi mutlu eden nesne ile diğer kişiyi mutlu eden nesne farklı olabilir. Bu yüzden tek bir rüya metafor listesi oluşturmak imkansızdır. Analiz yapılabilen rüyalar, çıkarımlar yaparak gelecek için bir davranış modeli belirlemeye yardımcı olabilir. Psikanaliz için kullanılması, son yıllarda pek çok doktor tarafından tercih edilmektedir. 

Ruhsallık Aşamalarında Rüyanın Yeri Nedir?

Birinci çember dediğimiz fiziksel rüya alanımızı temizlememiz, sadeleştirmemiz, diğer üst tabakalara çıkabilmenin şartlarından en önemlisidir. Temizliği, öncelikle buna niyetlenerek, rüya günlüğü tutarak, rüyaları analiz ederek ve nefes çalışarak yapılabiliriz. Eski acılarımız, kederlerimiz ve hikayelerimizi temel unsurlar olarak görmeye devam ettikçe, birinci rüya tabakasının içinde dönüp dururuz. Eğer bu dönemi aşmak konusunda bir niyetimiz yoksa, rutin yaşam içinde bu dönemi yaşar ve içinde kalarak ömrümüzü sonlandırabiliriz. Ki pek çok kişi de bu durumdadır… 

Olağan zamanlarımızın bu rüyaları temizlendikçe, yolculuk değişmeye başlar. Rüyalardaki neden sonuç ilişkisini daha bir açıklıkla görmeye başlarız. Sadece günlük hayatın yansımalarını, izlenimlerini ve özellikle bedensel durumumuzu içermekte olan rüyalar azalmaya başlar. 

Çünkü, ruhsal çalışmalar sırasında, fizik bedenimizin dışındaki diğer bedenlerimizin farkındalığını da yaşamaya başlarız. Esiri beden ya da “Çift” dediğimiz bir başka beden farkındalığımız daha vardır. Bu bedeni, fiziksel bedenimize aşırı odaklanmamız nedeniyle hayatın içinde iken fark etmeyiz. Rüyalar yoluyla temizlik gerçekleştikçe, sadece fiziksel bedenimiz ya da duygu kayıtlarımız nedeniyle oluşan psikolojik rüyalar azalır. Fiziksel bedenin yarattığı rüya alanı temizlenmiş, düzenlenmiş ve daralmıştır. Bu sırada uyanık hal bilincimizin ulaşamadığı bir rüya alanı oluşmuştur. Bu aşama varılması gereken bir platform değil, aşılması gereken bir seviyedir. 

Bu aşamadan sonra rüyalar, uyanık, farkındalıklı ve bilinçli olarak görülmeye başlanır. Bu sırada uyanık hal bilinci ile rüya bilinci arasındaki fark gitgide ortadan kalkmaya başlar. Rüya sırasında da tıpkı uyanıkken olduğu gibi, uyanık kalmaya başlarız. Bu aşama artık esiri beden ya da çiftin bilincinin farkındalığıyla bütünleştiğimiz ve iki bilincimizi bütünleştirdiğimiz anlamına gelir. Bu aşamada ayrıca çiftimizi, tıpkı fiziksel bedenimizi yönlendirir gibi yönlendirebiliriz. Artık sadece fiziksel bedenimizin duyu organlarını değil, çiftimizin duyu organlarını açıkça algılar ve kullanır hale gelmişizdir. Mantıklı dünyayı ne kadar algılar ve analiz edersek aynı oranda enerjisel dünyayı da algılar ve analiz edebiliriz. Şifacılık, durugörürlük ve duruişitirlik bu aşamada gerçekleşir. Fiziksel dünyamızla birlikte artık ikinci bir dünyamız daha vardır. Fiziksel dünyamızdakileri o diğer dünyaya, esiri dünyamızdakileri de fiziksel hayata taşıma aşaması bu aşamanın üstatlığıdır. 

İki Ayrı Bilincin Farkındalığını Yaşamak

Bu aşama sonrasında iki katlı bir yaşamımız olur. Ve en zor olan, her iki dünyanın herhangi birini diğerinden fazlaca önemsemeden hayatta kalabilmektir. En riskli aşamalardan birisidir, zira bu ikinci dünyanın sihrini egomuza kurban edebiliriz. İkinci dünyanın fantastik yanına kapılıp, fiziksel dünyayı ihmal edebiliriz. Bu yüzden bu aşama ciddi bir üstatlık seviyesidir. Bu üstatlığı olumlu kullandığımızda, fiziksel alemde olagelen şeyleri ruhsal gözümüzle de gördüğümüz için çok çabuk dönüştürebiliriz. Bunu kendimiz için olduğu kadar, diğer insanlar için kullandığımızda artık hizmet aşamasında istenileni gerçekleştirmiş oluruz. Tüm denetim ve seçimlerimiz bu algılamanın eseridir artık. Gözümüzle gördüğümüze, kulağımızla duyduğumuza inanmadığımız ve kanmadığımız bir dönemdir. Tıpkı içilen bir miktar suyla kanmamak ve suyu istemeye devam etmek gibidir. Kristal artık sadece bir kristal değildir ve sizinle konuşur, ağaç sadece ağaç değildir, sizinle dertleşebilir ve sizi sağaltabilir. 

Sadece fiziksel bedenle yaşayan olmaktan çıkıp, aynı anda enerjisel olarak yaşayan vasfıyla, dünyasal evimizden başka bir yuvaya kavuşuruz. Bu yuvayı, uyanık bilincimizle birlikte aynı anda rüya bilincimizi kullandığımızda kurmaya başlarız. Spiritüel dünyada buna “Yuva Kurmak” denir. 

Fiziksel bedenimiz, tüm bu aşamalarda mutlak başlangıç noktamızdır. Rüyalarımıza, bedenimizle ve beynimizle ve diğer tüm hücrelerin kayıtlarıyla başlarız. Birinci tabaka içindeki bu alan, yani fiziksel evimiz temizlenmedikçe, üst boyutlardaki rüyaları yaratmak ve rüya bilincimizi yönetmek, mucizevi tesadüfler dışında neredeyse imkansızdır. 

İçreksel olarak yapılan tüm yolculuklarda ve bilinç bütünleşmesi çalışmalarında bu yüzden rüyalar çok önemlidir. Kendi kendinizin içinize ve dışınıza doğru gidebileceğiniz tüm yollarda; en değerli hazinedir rüyalar. Rüyalarınızın altın anahtarıyla, kendi zihinsel bilincinizi ve ruhsal bilincinizi kolaylıkla bir arada yönetebilirsiniz…


YORUMLAR

Solve : *
25 × 28 =


Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.