Einstein ve kadınlarla imtihanı
Einstein çağın en çok bilinen, en çok konuşulan, bilim adamının ötesinde bir insan. Ve hiç şüphesiz o bir deha. Beyni, farklı zamanlarda pekçok biliminsanı tarafından incelenmiş. Genel olarak varılan kanı, beynin büyüklük olarak normal insanların beynine göre bir farkı olmamasına rağmen yapısal olarak bazı küçük yapısal farklarının olduğu yönünde.
Bilim insanları, beynin kimi bölgelerindeki girintilerin daha derin olduğunu, sağ beyin yarımküresindeki pre-frontal korteks bölgesinin göreceli olarak geniş olduğunu saptamış durumdalar.
Bu bulguların, Einstein’in ileri bilişssel yetenekleri ve matematiksel dehası ile uyumlu olduğunu düşünüyorlar. Alanında yaptığı devrim niteliğindeki buluş ve çalışmalarının yanı sıra hayata dair sözleri de tarihe mal olmuş durumda. O’na olan hayranlığım daha çok bu yüzden.
National Geographic’de yayınlanan Deha adlı dizi Einstein’ın olağanüstü bilimsel başarıları ile beraber bu güne kadar çok fazla konuşulmamış karmaşık ve tutkulu kişisel hayatını da gözler önüne seriyor. Hani bazen bir insanı bir yönüyle tanır ve kafanızda onu o kalıba sokarsınızve hayatının başka alanlarına tanık olunca hayrete düşersiniz ya, işte ben de öyle oldum sanırım.
Deha da olsa sonuçta bir insan ve bir erkek. Kendine göre kısıtlanmaları, kırgınlıkları, kararsızlıkları var. Özellikle kadınlarla olan ilişkileri dikkatimi çekti, dominant karakterli annesi de dahil.
Uzmanlar kadın ve erkek beyninde ciddi yapısal farklılıklar olduğunu ortaya koymuştur. Bu bulgulardan biri; kadın beynindeki limbik sistemin daha büyük ve derin olması. Bu da onların duygularını daha iyi ifade etmelerine ve dolayısıyla da başkalarıyla daha derin ilişkiler kurmalarına neden oluyor. Tabii bu olumlu tarafı, ve aslında şu anlama da geliyor: “Aşırı sahiplenme/kıskançlık gibi duygularını da daha baskın ifade edebilir ve nasıl derin ilişkiler kuruyorsa daha derin iğnelemeler de yapabilir.”
Sevgili Deha – belki de bugüne kadar en gelişmiş beyinli insan olarak anılsa da – işte bu yüzden annesi ve eşi arasındaki çekişmelerle yıpranmış, zorlanmış, çaresiz hissettiği durumlar olmuş. Ne diyeyim, Allah kimseyi limbik sisteminin gücünü silah olarak kullanan iki kadın arasında bırakmasın – dehaları bile?
Sevgilerimle
Duygusal Detoks UZmanı
Reyhan Elmasri