Ne kadar ham’sın?
İnsanın bir hedefinin olmasının, her zaman bir hedefimin olması gerektiğini savunanlardanım. Bana çok iyi geldiğini farkettim.
Ne zaman kendim için koyduğum hedefe ulaşmaya çalıştığım yolculuklara baksam, bu yolculukların son durakta hedefe ulaşmaktan çok daha iyi olduğunu farkediyorum. Varmak o kadar önemliyken, yolculuk kısmı daha önemli hale geliyor. Yolculuklar analiz etmemi, dönüşmemi sağlıyor.
Böylece hedefime varmadan yeni hedefimin oluşmasını sağlıyorum. Elimde yeni umutlarım oluyor. Ben umudum olmadan yaşayamıyorum. Varmış olmak rahatlatsa da yeni varılacak yollar beni daha mutlu ediyor. Ne yapacağını bilmiyor olma duygusu hoşuma gitmiyor.
O zaman amaçsız olmak, beklentinin olmamasının insanın kendini değersiz hissetmesini sağlayacak en kuvvetli unsur olduğunu düşünüyorum.
İnsanı çalışmaya, araştırmaya iten beklentilerin kendisi…
Ne kadar çok ulaşılmayı bekleyen noktalarınız varsa aslında o kadar başarılısınız. Varmanız hiç önemli değil, aslolan size kattıkları.
İstediğiniz hedef, içinizdeki umut yol üzerinde anlam değiştirebilir. Farklılaşabilir. Yıllardır hayaliniz olan yelkenli artık sizin için hiçbir şey ifade etmeyebilir. Halbuki kaç senedir bu yolda zaman harcamış, ne emekler vermiş olabilirsiniz.
Ne tuhaf di mi? Bu kadar çok istenilen bir şey nasıl değişebilir ki, tamda yelkenli alacak parayı bile toparlamışken?
Çevrende bir hayret, fazlaca şaşkınlık duygusu… Nasıl yani, şimdi nerden çıktı bu nidaları! Senden daha fazla inanmışlar senin hedefine, bunu başarabileceğine. İşte en sevindirici olanı bu sen aslında başarmışsın. O misyonu o kadar yüklenmiş, onunla bir bütün olmuşsun ki. Kimse seni ondan ayıramıyor. Ayrılmanı da istemiyor.
Aslında sen de ayrılmıyorsun ! O birikim ve yaşadığın onca deneyim sana yetmez hale geldiği için heybende yeni bilgiler olsun diye, yeni yaşanmışlıklar için yolunu değiştiriyorsun. Yoksa aç kalacaksın. Sana yetmeyen yol, seni yoracak, mutsuz yapacak.
Dışarıya çok farklı gelen yeni yolun eskisini mutlaka kapsayacak. Yenisi ile genişleyeceksin. Bütün yolların birbirinin halkaları, kimi üst üste geçiyor, kimi kol kola kapsıyor. Biri olmadan diğerine geçemiyorsun. Onun için zamanı var. Sırayla hayatına giriyor. Tam zamanı geldiğinde hedefin farklılaşıyor. Bu yolların amacı kendini bulman.
Sen Ham halini ne kadar tanıyorsun…