Nesli Akkol ile Todd Krim röportajı!

Seneler önce kadın hakları ile ilgili bir yardım gecesi üzerinde çalışırken daha fazla farkındalık yaratabilmek adına bu konudaki tutkulu çalışmalarıyla bilinen Nicole Kidman ve Reese Witherspoon’a ulaşmak ve onları etkinliğimize davet etmek istedik.

Eski iş arkadaşım ve şimdi de iyi bir dostum olan Scott Brumer özellikle Hollywood, Washington ve New York çevrelerinde tanınan ve kâr amacı gütmeyen kuruluşları toplumdaki etkilerini arttırabilmeleri için ünlülerle tanıştırmasıyla bilinen The Krim Group’un kurucusu Todd Krim ile iletişime geçmemizi tavsiye etti.

Todd ile birkaç kez telefonda konuştuk ve bize harika taktikler verdi. Ne yazık ki galamız gerçekleşmedi ve onunla tam kapasite çalışamadık, ancak kendisiyle uzun yıllar boyunca LinkedIn aracılığıyla iletişim halinde kaldım ve üzerinde çalıştığı güzel projelere tanık oldum, bunlara Barack/Michelle Obama ve su anki başkanımız ile yaptığı çeşitli girişimler de dahil.

Kısa bir süre önce Todd ile yeniden bağlantı kurdum çünkü COVID-19 tünelinin sonuna yaklaşıyoruz, çok yakında yeniden yüz yüze etkinlikler aracılığıyla bir araya gelebileceğiz ve ben de kendisiyle değişik projeler üzerinde işbirliği yapmayı açıkçası dört gözle bekliyorum. Bu projeler gerçekleşene ve sizlere etkinliklerimizden canlı olarak bağlanıncaya kadar umarım Todd’u ​​daha iyi tanımak için onunla yaptığım Zoom sohbetimden en az benim kadar keyif alırsınız – Türkiye hakkında ne düşündüğünü öğrenmek de buna dahil!

Başarılı bir avukat olarak kariyerinizi bıraktınız ve kar amacı gütmeyen kuruluşların ünlülerle çalışmasına yardımcı olmak için The Krim Group’u kurdunuz ve simdi “Bay Hayırsever” olarak biliniyorsunuz. Bize kendinizden, yolculuğunuzdan ve bulunduğunuz yere nasıl geldiğinizden bahseder misiniz?

Yaklaşık 15 sene avukat olarak çalıştım. Los Angeles’ta olduğum için birçok ünlüyle tanışma şansım oldu ve aynı zamanda işim sayesinde de birçok farklı hayır etkinliğine davet edildim. Bu hayır etkinliklerini daha heyecanlı ve ilginç hale getirmenin en iyi yolunun ünlüleri davet etmek olduğunu fark ettim. Daha sonra kendi yardım etkinliklerimi düzenlemeye karar verdim çünkü hiç kimsenin duymadığı ama harika işler yapan birçok büyük hayır kurumu olduğunu fark ettim, sebebi ise etkinliklerin maliyetli olmaları ve gerektiğinden daha fazla emek ve detay içermeleri.

2003 yılında kendi yardım etkinliklerimi düzenlemeye başladım, ancak bunlar daha eğlenceli ve “genç Hollywood” odaklı etkinlikler ve kokteyl partileriydi. Güzel bir mekân bulup içki sponsoru getirdikten sonra bağışta bulunacağımız hayır kurumunu ve geceye ev sahipliği yapması için bir ünlü seçiyordum. Bu etkinlikler sadece eğlenceli değil aynı zamanda eğitici ve ilham vericiydi. İnsanların gerçekten çok hoşuna gitti, ben de bu etkinlikleri yılda birkaç kez yapmaya başladım. O kadar popüler oldular ki, kar amacı gütmeyen bir kuruluş kurdum ve etkinliklerini kendim hazırladığım ve gelirlerini farklı hayır kurumlarına bağışladığım bu vakfı yıllarca kendim yönettim. Bunu hala avukatken yapıyordum ve yaklaşık 10 yıl yapmaya devam ettim. Bu benim için bir yandan sosyalleşip eğlenirken bir yandan da topluma geri vermek ile ilgiliydi.

Sonra 2009-2010 civarında ekonomik kriz vurdu ve para toplamak veya hayır işleri düzenlemek için iyi bir zaman değildi, ben de gerçek işime geri döndüm ve bunu birkaç yıl yaptım. Daha sonra hayırsever ünlüleri bulma konusunda yardım isteyen sivil toplum kuruluşlarından telefon aldım. Vakfımla devam etmek yerine, misyonu sizin de belirttiğiniz gibi ünlülerin sivil toplum kuruluşlarını desteklemelerine yardımcı olmak olan The Krim Group’u kurdum, çünkü 10 yıl boyunca kendi sosyal yardım etkinliklerimi planlarken isin en zor kısmının ünlülere ulaşmak olduğunu fark ettim. Bu etkinlikleri kendim yaparak ünlüleri dahil etmenin en iyi yolunu bizzat öğrendim, ayrıca etrafta hayır kurumlarının ünlüleri bulmak için yardım isteyebilecekleri çok da fazla kişi veya şirket olmadığını gördüm. Her şey tamamen vakıfların yönetim kurulu üyelerinin kişisel bağlantılarına kalmış, kim hangi liseye hangi ünlüyle gitmiş vesaire ama gerçekten şanslı değilseniz bu neredeyse hiç işe yaramıyor. Anlaşılır bir şekilde, çünkü bu onların uzmanlık alanı değil ve ünlüler son derece meşguller, sadece onlarla iletişim kurmak bile epey zaman ve çaba gerektiriyor.

Krim Group ne tür hizmetler sağlıyor ve bu hizmetler yalnızca Amerikalı kuruluşlar için mi yoksa dünyanın diğer bölgelerindeki kar amacı gütmeyen kuruluşlara da yardım ediyor musunuz?

Krim Group ünlülerle bağlantı kurmak isteyen vakıflar için bir kaynak ve aynı zamanda diğer markalara da yardım etmek için buyuduk, ancak çalışmalarımızın% 99’u hayır işleri ile ilgili.

Bu çok geniş bir alan. Ünlülerin sadece sosyal medya aracılığıyla hayır kurumlarını desteklemelerine yardımcı olmakla kalmıyor, aynı zamanda onları yüz yüze etkinliklerde de (geri geldiklerinde) desteklemelerini sağlıyoruz. Yıllar içerisinde Kathy Bates gibi ünlüleri Amerikan Kanser Derneği Doğum Günü Balosu’na ev sahipliği yapmaları için davet ettik ve geçenlerde anne olan Katharine McPhee de bu etkinlikte performans sergiledi. Dünyanın dört bir yanındaki sosyal etki gezilerine ünlüleri getirdik.

Zendaya’yı 2015 yılında UNAIDS ile Güney Afrika’ya götürdük, ayrıca Lucy Hale’i müşterimiz Smile Train ile Meksika’ya götürdük. Yaptığımız ise “deneyimsel hayırseverlik” diyorum çünkü bağışçıların veya ünlülerin hayırseverliği deneyimlemesi ve hayır kurumunun yaptığı işi görmeleri önemli.

Uluslararası çalışıyoruz, dünyanın her yerinden müşterilerimiz var. Örneğin, 2019’da Tayland’da bir etkinliğe Jameela Jamil’in uzaktan katılmasını sağladım çünkü vizesi ABD dışına seyahat etmek için henüz gelmemişti. Maggie Q, bir kadın dayanışması zirvesine katılmak için benimle Bangkok’a uçabildi. Bu Kasım ayındaydı ve 2019 Ekim’inde aktris Claire Forlani’yi tüberkülozla ilgili bir konferans için Hindistan’a götürmüştüm. Londra’daki hayır kurumlarıyla da pek çok iş yaptım.

Vakfıniza ne oldu, hala aktif mi?

Vakfım artık aktif değil. Kâr amacı gütmeyen bir kuruluş olarak faaliyet ederek yardım ettiğim hayır kurumlarıyla rekabet ettiğimi fark ettim çünkü daha fazla vakfa ihtiyacımız yok, onlardan zaten fazlasıyla var, bu yüzden kurumu kapattım ama geçen yıl kurduğum yeni bir vakfım var: müzik eğitimi ve terapi yoluyla sığınmacı çocuklara yardımcı olacağız, Suriyeli mültecilerle başlayıp daha sonra diğer ülkelere doğru genişleyeceğiz. Türkiye’de de çok sayıda Suriyeli mülteci olduğunu biliyorum.

Siz, Krim Group (veya birlikte çalıştığınız kar amacı gütmeyen kuruluşlar) COVID-19 sırasında ne tür zorluklarla karşılaştınız ve bunların üstesinden nasıl geldiniz?

Çok fazla zorluk yaşandı. Her şeyden önce, yüz yüze etkinlikler iptal edildi, bu yüzden internet aktivitelerine geçiş yapmak zorunda kaldık. Aslında, ilk sanal galalardan birini geçen yılın Nisan ayında ben yaptım. Mart ayında her yer kapandı ve Mayıs’ta Los Angeles’ta Eve ve The Chainsmokers ile bir etkinlik yapmamız gerekiyordu. Eve Londra’daydı ve The Chainsmokers Los Angeles’taydı ama şahsen bir şey yapmak güvenli değildi, o sırada müşterim (evsiz gençlere yardım eden bir organizasyon) etkinliği iptal edecekti ve onları iptal etmemeleri ve Krim Grubu’nun sanal bir gala yapmalarına izin vermeleri için ikna ettim. Çok büyük bir başarıydı. Eve Londra’dan ev sahipliği yaptı. Etkinliği internet teknoloji şirketi Looped sayesinde düzenledik. Canlıydı ve önceden kaydedilmedi bile. The Chainsmokers ödüllerini canlı yayinda kabul ettiler, ödülleri evlerine gönderdik. Geçtiğimiz günlerde Billie Holliday filmiyle Oscar’a aday gösterilen Andra Day de o aksam müthiş bir performans sergiledi.

Bu covid’e rağmen ilerlemenin bir yoluydu ve aynı zamanda sponsorları mutlu etti çünkü isimlerini daha geniş bir izleyici kitlesine ulaştırdı, normal etkinlikler fiziksel olarak orada olabilecek insanlarla sınırlıyken internet ekinliklerine dünyanın herhangi bir yerinden dahil olabilirsiniz. Yeni sanal alanın avantajı coğrafi olarak sınırlı değilsiniz.

Covid-19 sırasında Smile Train de dahil olmak üzere birçok müşteriye Dünya Gülümseme Günü etkinliğiyle yardımcı olduk – Ciara etkinliklerine ev sahipliği yaptı. Gabrielle Union ve Kevin Smith bir video kaydetti, Elle King ve Jake Miller sahne aldı. Gerçekten harikaydı.

Aslen Türkiye kökenliyim ve internette, 90’ların başında Hayat Ağacı dizisindeki ikonik Sam rolüyle Türkiye’de çok popüler olan Kelly Rutherford ile arkadaş olduğunuzu okudum. Kendisi birkaç kere Türkiye’ye de gelmişti. Onunla nasıl tanıştınız ve Türkiye’de bir zamanlar bu kadar popüler olduğunu biliyor muydunuz?

Hiç bir fikrim yoktu. Kelly ve ben en az 6-7 yıl önce tanıştık. Onu Birleşmiş Milletler ile ilgili bir etkinliğe davet ettiğimde bir araya geldik, kendisini New York’ta Nigel Barker ile eşleştirdim, ikisi de etkinliğe katıldılar ve birbirimizi böylece tanımış olduk, iletişimde kaldık ve gerçekten iyi arkadaş olduk. Birlikte dünyayı gezdik, ona bayılıyorum. Belki bu yaz Türkiye’yi birlikte ziyaret edebiliriz, bunu çok isteriz.

Türkiye demişken, ülkemiz hakkında ne biliyorsunuz?

Çok zengin bir geçmişe sahip olduğunu ve insanların çok cana yakın olduğunu biliyorum. Bazı fotoğraflar gördüm ve Türkiye harika görünüyor. Pamukkale diye bir yer var mı? Kesinlikle orayı ziyaret etmek istiyorum. Daha fazla öğrenmeye ihtiyacım var. Ben bir yere gitmeden önce orası hakkında çok fazla şey okuma taraftarı değilim, gidip kendim görmek ve yörenin kültürünü bizzat tecrübe etmek istiyorum.

Dinamiklik eklemek isterseniz, bu sorunun video versiyonu: 

Beyaz Saray ve Kongre ile çalışmaktan tutun da First Lady Michelle Obama’ya çeşitli girişimlerinde yardımcı olmaya varıncaya kadar değişik ve renkli deneyimleriniz olduğu için bu muhtemelen zor bir soru olabilir: en fazla gurur duyduğunuz başarınız nedir?

Zor bir soru çünkü üzerinde çalıştığım pek çok harika etkinlik ve proje var. Elbette, Beyaz Saray’da çalışmak, Barack ve Michelle Obama’nın yanı sıra su anki başkanla tanışma fırsatına sahip olmak inanılmazdı. Ancak en gurur verici başarılarımdan birinin, 2019’da Richard Branson ile Venezuela Yaşam Yardımı kampanyası üzerinde çalışmak olduğunu söyleyebilirim. İnsani yardımın Kolombiya sınırından Venezuela’ya geçmesine izin verilmeyen bir dönemdi ve Venezuela’daki krizin doruk noktası buydu. Richard Branson’ın Kolombiya’da Venezuela yararına bir yardım konseri yapmasına yardım ettim. 3 haftadan daha kısa bir sürede 3 milyon dolara yaklaştık ve en az yüz bin kişinin hatta belki üç yüz bin kişinin katıldığı büyük bir konser yaptık. Ben bu projeye dahil olduğumda ortada herhangi bir vakıf bile yoktu.

Sosyal girişimcilikle ilgilenen okuyucularımıza bir mesajınız var mı?

Benim tavsiyem gidin ve yapın. Beklemenize gerek yok. Gönüllülükle başlayın ve kar amacı gütmeyen kuruluşlara fikirlerinizle ve projelerinizle dahil olun. Sosyal ve normal girişimcilikle ilgili birkaç iş fikrim oldu ve bazıları başarılıydı, bazıları başarılı olamadı ama denemezseniz, asla bilemezsiniz!

Todd Krim ve şirketi hakkında daha fazla bilgi sahibi olmak için:

TKG : The Krim Group : Los Angeles : New York : Washington, DC